Kasaptaşı Parkı: Bir Yolculuk Üzerine Felsefi Bir Düşünce Denemesi Felsefenin başlangıç noktası her zaman sorularla ilgilidir. “Kasaptaşı Parkı’na hangi otobüs gider?” sorusu da, bir bakıma, insanın yolculuk ve yön seçimiyle ilgili derin bir sorgulamanın kapılarını aralar. Bu basit görünen soru, bize hem günlük yaşantımızın sıradanlığı hem de dünyayı anlama biçimimizin karmaşıklığı üzerine felsefi bir düşünce fırsatı sunar. Otobüsler, şehirlerin sosyal ve fiziksel yapısını temsil ederken, Kasaptaşı Parkı, bireyin varoluşsal bir alanı olabilir. Bu yazıda, basit bir otobüs yolculuğunun nasıl bir ontolojik, epistemolojik ve etik soruya dönüştüğüne dair bir derinlemesine keşfe çıkacağız. Ontolojik Perspektiften Kasaptaşı Parkı’na Yolculuk Ontoloji, varlık felsefesi olarak…
Yorum BırakBağlantılı Dünya Rehberi Yazılar
Işın Karaca Neden Saç Kıran? Psikolojik Bir Keşif Yolculuğu Bir psikolog olarak, bir insanın bedeniyle barışı bozulduğunda, onun yalnızca fizyolojik değil aynı zamanda zihinsel ve sosyal dünyasında da çatlakların belirdiğini görürüm. Ünlü sanatçı Işın Karaca’nın yaşadığı saç dökülmesi olgusu—yaygın adıyla “saç kıran” (alopecia)—sadece tıbbi bir durum değildir; aynı zamanda bireyin kendini algılayışı, benlik direnci ve toplumsal bakışlarla kurduğu ilişkinin sınandığı bir süreçtir. Bu yazıda konuyu bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji boyutlarıyla çözümleyeceğim; okuyucuyu kendi bedensel kırılganlığıyla yüzleşmeye davet edeceğim. — Saç Kıran (Alopecia) Olayının Temeli Işın Karaca, yaklaşık iki yıldır Alopecia Universal (AU) teşhisi ile mücadele ettiğini kamuoyuna açıkladı. [1]…
Yorum Bırakİleri Gözetleyici Ne Demek? Antropolojik Bir Bakış Bir antropolog olarak dünyayı gözlemlerken her kültürde gözetleme, izleme ve anlamlandırma biçimleriyle karşılaşırız. İnsan topluluklarının nasıl “bakış” ürettikleri, kimleri “gözettikleri” ve neden bunu yaptıkları; kültürel örgütlenmenin, inanç sistemlerinin ve sembolik düzenlerin merkezinde yer alır. Bu bağlamda ileri gözetleyici kavramı, sadece teknolojik veya askeri bir terim değil, aynı zamanda derin bir kültürel metafordur. İleri gözetleyici; bir toplumun sınırlarını koruyan, geleceği sezme gücüne sahip olan, hem fiziksel hem de ruhsal bir gözlemciyi temsil eder. Ritüellerde İleri Gözetleyici Figürü Birçok kültürde ritüeller gözetleme kavramını kutsal bir zemine taşır. Avustralya Aborjinlerinin “Dreamtime” anlatılarında, ataların yeryüzünü gözlemleyerek şekillendirdiğine…
Yorum BırakKambriyen Patlaması: Yaşamın Evrimindeki Devrimsel Dönem Bazen evrimin en büyük sıçramalarından biri, sessizce ama bir o kadar etkileyici şekilde tarihin sayfalarına kazınır. Kambriyen Patlaması işte tam böyle bir dönüm noktasıydı. 541 milyon yıl önce gerçekleşen bu olağanüstü olay, Dünya üzerindeki yaşamın şekillenmesinde bir dönüm noktası oldu. Ama bu devrimsel patlama ne kadar sürdü? Sadece birkaç milyon yıl süren bu evrimsel patlama, gezegenimizdeki yaşamı kalıcı şekilde dönüştürdü ve günümüz ekosistemlerinin temel yapı taşlarını attı. Kambriyen Patlaması: Kısa Ama Etkili Bir Dönem Kambriyen Patlaması, yaklaşık 541 milyon yıl önce, Kambriyen dönemiyle başlamış ve yaklaşık 20-25 milyon yıl süren yoğun bir evrimsel gelişim…
Yorum BırakGres Yağı Nerelere Sürülür? Güç, Sistem ve Toplumsal Yağlama Üzerine Siyasal Bir Düşünce Bir siyaset bilimci için hiçbir nesne masum değildir. Her araç, her sistem, her eylem — ister bir makine parçası olsun ister bir yasa maddesi — iktidarın anatomisini yansıtır. Gres yağı da bu bağlamda yalnızca teknik bir madde değil, toplumsal işleyişin bir metaforudur. Çünkü her toplum, tıpkı bir makine gibi, sürtünmeyle çalışır; ama o sürtünme kontrol altına alınmazsa sistem durur. O hâlde temel soru şudur: Gres yağı nerelere sürülür? Yalnızca makinelere mi, yoksa devletin dişlilerine, kurumların eksenine, ideolojinin çatlaklarına da mı? İktidarın Yağlanan Dişlileri Her siyasal düzen, işlevini…
8 YorumİSG Kama Nedir? Güvenliğin Sessiz Kahramanı Bir inşaat alanında, bir fabrikanın gürültülü zemininde ya da bir bakım atölyesinde dolaşırken fark etmediğimiz küçük detaylar vardır; ama o küçük detaylar, dev güvenlik farkları yaratır. “İSG kama” da işte o sessiz kahramanlardan biridir. Çoğu kişi adını bile duymamıştır, ama bir işçinin hayatını kurtarabilir. Bugün, bu küçük ama hayati parçanın hikâyesine, verilerle ve gerçek dünyadan örneklerle birlikte yakından bakalım. İSG Kama Nedir? İSG kama, İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) kapsamında, özellikle araçların, makinelerin veya ağır ekipmanların kaymasını ve hareket etmesini önlemek için kullanılan bir güvenlik ekipmanıdır. Genellikle kauçuk, çelik veya yüksek dayanımlı plastikten yapılır…
8 YorumKof Kafalı Ne Demek? Edebiyat Perspektifinden Bir İnceleme Edebiyat, kelimelerin büyüsüne ve anlatıların dönüştürücü gücüne dayanır. Her bir kelime, bir dünya yaratabilir, her bir cümle bir hayatı şekillendirebilir. Bu yüzden, dilin incelikleri üzerinde durmak, sadece bir anlam çözümlemesi yapmak değil, aynı zamanda kültürel, toplumsal ve bireysel bakış açılarını keşfetmek demektir. “Kof kafalı” gibi bir deyim, dilin en derin ve karmaşık köşelerinden birine aittir. Kafaların içindeki boşluğu, sahteliği ve yapısızlığı anlatan bu kavram, sadece dilin evrimini değil, aynı zamanda insan zihninin ve toplumsal yapının nasıl şekillendiğini de sorgulatır. Peki, “kof kafalı” olmak ne demek? Gelin, bu deyimi edebiyatın farklı metinleri ve…
6 YorumEn İyi Kitap Yayınevi Hangisi? Ekonomik Perspektiften Bir İnceleme Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları Üzerine Bir Ekonomistin Düşüncesi Ekonomi, sınırlı kaynaklarla sınırsız isteklerin karşılanmasını konu alan bir disiplindir. Bir ekonomist olarak, kaynakların sınırlılığı ve bu sınırlılıkla yapılan seçimlerin sonuçları üzerine düşündüğümde, her alandaki tercihler benzer ekonomik prensiplere dayanır. Bu prensiplerin başında verimlilik, maliyet, fayda ve tercih gelir. Kitap yayınevleri de bu dinamikler üzerinden şekillenir. Bir yayınevinin “en iyi” olup olmadığı sorusu, aslında birden fazla ekonomik faktörün birbirine nasıl entegre olduğuna dair bir sorudur. Farklı yayınevlerinin piyasa payları, kâr marjları, hedef kitleleri ve kitap üretim süreçleri, kitap dünyasında rekabeti belirlerken, aynı…
4 YorumMahcur Ne Demek? TDK’ye Göre Ama Bizim Gözümüzle! Herkesin kelimelere farklı bir bakış açısı vardır, değil mi? Bugün de tam böyle bir kelimeyle karşınızdayım: Mahcur. Belki de duyduğunuzda ilk aklınıza gelen şey “Ne yani, biri birine mahcur muydu?” şeklinde şaşkın bir bakış olabilir. Hadi gelin, bu kelimeyi TDK’ye göre anlayalım, sonra da biraz eğlenelim. Mahcur Ne Demek TDK’ye Göre? TDK, “mahcur”u şöyle tanımlar: “Bir kimse, bir toplum, bir grup ya da bir şey tarafından dışlanmış, yalnız bırakılmış, toplumdan soyutlanmış olan kişi.” Evet, bu kadar ciddi ve derin bir anlam. Ama gelin, biz buna mizahi bir açıdan bakalım. Çünkü bazen dilin…
4 YorumHaşr Suresinin Diğer Adı Nedir? Derinlemesine Bir İnceleme İslam’ın kutsal kitabı Kuran, her bir suresiyle bizlere hem manevi hem de pratik bir yol haritası sunuyor. İçinde yaşadığımız karmaşık dünyada, bu kutsal metinlerin anlamlarını keşfetmek, yaşamımıza nasıl yön verebileceğimizi anlamak için önemli. Bugün ele alacağımız konu, Kuran’daki 59. sure olan Haşr Suresi ve bu surenin diğer adı. Belki de çoğumuz bu surenin ismini duymuşuzdur, ancak Haşr Suresi’nin bilmediğimiz, biraz daha derin anlamlarına inmek, onun başka bir adla nasıl anıldığını öğrenmek, bambaşka bir bakış açısı kazandırabilir. Haşr Suresi: Kökleri ve Anlamı Haşr Suresi, Kuran’ın 59. suresi olup, “toplanma” ve “diriliş” kavramlarına odaklanır.…
Yorum Bırak